Sembolizm, 19. yüzyılın sonlarında Fransa'da ortaya çıkan bir resim sanatı akımıdır. Bu akım, Empresyonizm ve Post-Empresyonizm akımlarına bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Sembolist sanatçılar, Empresyonistlerin doğayı olduğu gibi resmetme çabasına karşı çıkarak, eserlerinde daha çok kendi iç dünyalarını ve duygularını ifade etmeye çalışmışlardır.
Sembolist sanatçılar, eserlerinde semboller ve alegoriler kullanarak, izleyicilerin hayal güçlerini harekete geçirmeyi amaçlamışlardır. Bu akımın en önemli temsilcileri arasında Gustave Moreau, Odilon Redon, Pierre Puvis de Chavannes ve Fernand Khnopff yer almaktadır.
Sembolist sanatçılar, eserlerinde sıklıkla mitolojik ve dini motifler kullanmışlardır. Ayrıca, rüyalar ve fanteziler de bu akımın sanatçılarına ilham vermiştir. Sembolist sanatçılar, eserlerinde genellikle karanlık ve kasvetli renkler kullanmışlardır. Bu renkler, sanatçıların iç dünyalarındaki karanlık ve kasvetli duyguları yansıtmaktadır.
Sembolizm akımı, 20. yüzyılın başlarında etkisini kaybetmeye başlamıştır. Ancak, bu akımın etkileri, daha sonraki sanat akımlarında görülmeye devam etmiştir. Örneğin, Sürrealizm akımı, Sembolizm akımından etkilenerek ortaya çıkmıştır.
Sembolizm akımı, resim sanatı tarihinde önemli bir yere sahiptir. Bu akım, sanatçıların iç dünyalarını ve duygularını ifade etmelerine olanak sağlamıştır. Ayrıca, Sembolizm akımı, sanatçıların hayal güçlerini kullanarak, izleyicilerin hayal güçlerini harekete geçirmelerine olanak sağlamıştır.
